Kuşaklar Arası Travma Nedir?
Gerçek bir ölüm ya da ölüm tehdidinin yaşandığı, ağır yaralanmanın veya bedensel bütünlüğe yönelik bir tehdidin meydana geldiği ve kişinin kendisinin yaşadığı veya şahit olduğu olaylar travmatik yaşantılar olarak adlandırılır. Travmatik yaşantılar, ruhsal açıdan deprem, sel gibi doğal felaketler, savaşlar, cinsel ya da fiziksel saldırıya uğrama, işkence, cinsel taciz, çocuklukta yaşanan istismar, trafik kazaları, iş kazaları, yaşamı tehdit eden bir hastalığın tanısının konması, tehlikeli bir olaya tanık olmak gibi zorlayıcı ve kişinin başa çıkma yeteneğini olumsuz yönde etkileyen travmatik olayları kapsar.
Travmatik yaşantıların, hayatın normal akışı esnasında meydana gelen ve bireylerin başa çıkma mekanizmalarını devre dışı bırakarak onların hayata uyumlarını olumsuz yönde etkileyen yaşantılar olduğu görülmektedir. Ayrıca, sıradan talihsizliklerden farklı olarak travmatik olaylar, genellikle mağdurların yaşamına veya bütünlüğüne ilişkin tehditler içermekte ve bireyler üzerinde bedensel ve ruhsal yönden önemli ve etkili yaralanma belirtilerine yol açmaktadır.
Aynı zamanda, travma sırasında bireylerin yıkıcı bir güç tarafından çaresiz hale getirildiği de dikkat çekmektedir. Ruhsal travmanın, insanın güçsüzlüğü, zayıflığı ve çaresizliği ile yüzleşmesi durumu olduğu görülmektedir. Bu yönüyle travmatik yaşantılar, insanlara kontrol, bağ kurma ve anlam duygusu veren olağan davranış sistemini alt üst ederler. Bu bağlamda psikolojik travmanın, bireylerin yaşamlarında değişiklik yapmalarını gerekli kıldığı ve bireyler açısından yeniden uyumu gerektirdiği savunulmaktadır.